Yönetmen: Rob Marshall
Senaryo: Robin Swicord (screenplay) , Arthur Golden (kitap)
Oyuncular: Ziyi Zhang, Ken Watanabe, Michelle Yeoh
Vizyon Tarihi: 2005 Orjinal Vizyon, 2006 Türkiye Vizyonu
"-Bir Geyşa Donna'sını ne zaman seçer Mameha?
-Tam tersi olur. Derslerine odaklan, Chiyo.
-Müzik, sohbet sanatı. Bir Danna'nın ilgisini çekmenin kesin yolu budur;
Ayaklarının üstünde durarak, yatarak değil.

Kitaptan uyarlama filmlerden Memoirs of a Geisha. Hikayemsi, sıkmayan bir anlatımı var. Film boyunca başroldeki Geyşa'nın yaşlanmış ses tonuyla dinliyoruz geçmişini. İkinci Dünya Savaşı önceleri, küçük bir kız çocuğuyken ablasıyla birlikte, para karşılığı satılıyor babası tarafından. Büyüleyici mavi gözlere sahip. Ablasıyla ayrı düşüyor bu yüzden. Kendisi güzelliği sayesinde Geyşa yetiştirilen eve alınırken, ablası genel eve gönderiliyor.
Önceleri ablasını bulmak için çabalasa ve bulunduğu ortamdan hoşnut olmasa da bir gün köprüde üzgün üzgün aşağı bakınırken yanına "Mutsuz hissetmek için fazlasıyla güzel bir gün" diyerek yakışıklı bir adam -başkan- yaklaşıyor. Fakirliğine moral verici sözler söylüyor Chiyo'ya:
"Neden bu kadar çekingensin? Utanacak bir şey yok.
Arada sırada hepimiz tökezleriz. Şu yeşiller içindeki, büyüleyici kadını görüyor musun? Bir zamanlar sadece bir maiko iken, tahta takunyalarla düşmüştü. Ve şimdi ona bak. Ne kadar zarif."
Başkanın gösterdiği Geyşalara bakan Chiyo, başkan onlarla birlikte gülerek eğlenerek gittiğinde kafasına koyuyor Geyşa olmayı. Başkana yakın olabilmek için. Başkana hayran gözlerle bakıyor arkasından ve ondan sonra hayatı boyunca attığı her adımı Başkana ait olabilmek için atıyor. Başkanın kendisine yemek alması için verdiği parayla dua etmeye koşuyor. Bir gün bir Geyşa olmayı ve Başkana bir şekilde tekrar rastlamayı diliyor.
Film boyunca hem Geyşalık hakkında birçok şey öğreniyoruz, küçük Chiyo'nun Geyşa Sayuri olmaya geçişini izliyoruz, hem de Başkana olan aşkı uğruna yaptıklarını. Bazen aşk bir hayata katlanmaya ilaç olabiliyor...
Geyşalığın İkinci Dünya Savaşı öncesi ve sonrası farkından da bahsedilmiş. İkinci Dünya Savaşı öncesi boyunları bir demirin üstüne koyulan yastıkla yüksekte tutulacak şekilde hareketsiz yatarken, disiplinli bir eğitimden geçerken, mizuage töreniyle bekaretleri en yüksek fiyat teklifini verene satılırken, İkinci Dünya Savaşı yüzünü her pudralayıp kimono giyen kendine geyşa diyor, ve mizuage törenleri tarihe karışıyor.
Chiyo'nun Geyşa eğitimi alırkenki aşamalarını izlemek keyifli. Özellikle kadın izleyiciler için merak uyandırabilir. Kadınlıklarıyla ünlü Geyşalar nasıl oluyor ilgiyle izletebilir. Tabii bunun acı taraflarını da gösteriyor film; bir Geyşa'nın sevmeye izni olmadığını.
Filmin öne çıkan replikleri:
Filmin öne çıkan replikleri:
-Kalp yavaş yavaş ölür. Her umudunu bir yaprak gibi tek tek dökerek. Ta ki bir gün bütün umutlar bitene kadar. Hiçbir umut kalmayana kadar. Geride hiçbir şey kalmayana kadar.
-Hayatta hiçbirimiz hakettiğimiz nezaketi görmüyoruz.
-Tahmininden daha fazla cesarete sahip küçük bir kızın dualarının gerçekleştiğine tanık olması... Buna mutluluk denemez mi? Sonuçta, bunlar bir imparatoriçe veya bir kraliçenin anıları değil. Bunlar başka türlü bir hayattan anılar. Bir Geyşa'nın Anıları...
imdb puanı: 7,3
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder